Kısa sürede popüler hale gelen tabletler, notebook’ların yeni hamlesiyle karşı karşıya. Notebook’lar tabletlerden tahtı geri almak için çalışıyor. Tabletten dizüstüne doğru geri dönüş var.
 
Babalar Günü ve okul mezuniyetlerinin gözde hediye seçenekleri olan tablet ve taşınabilir bilgisayarda taht savaşları devam ediyor. Kısa sürede yaygınlaşarak notebook’ların pabucunu dama atan tabletler, bilgisayarların yeni manevrasıyla karşı karşıya kaldı. Bu yılın ilk çeyreğinde tablet satışlarının azaldığı, notebook’a talebin ise arttığı görülüyor.
 
GfK Temax verilerine göre, bilişim teknolojileri sektörü geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1.4 oranında büyüdü. Tabletlerin ise cirodaki payı yüzde 5.3 oranında arttı. En çok artış ucuz segmentteki 7 inç’lik tablette yaşandı. Taşınabilir bilgisayarda ise uzun zamandır negatif büyüme vardı. Ancak bu yılın ilk çeyreği itibariyle iyileşme başladı. Geçen yıla göre dizüstünde adetsel büyüme yüzde 5.5 oldu. Taşınabilir bilgisayarın 2014 yılında bir önceki yıla göre yüzde 20 oranında küçüldüğü düşünüldüğünde bu büyüme çok şey ifade ediyor.
 
GfK Perakende Panelleri Genel Müdürü Mete Uslukılınç, tabletteki büyüme trendinin yavaşlamaya başladığını teyit ediyor. Bunun gerekçelerini de ‘akıllı telefonların ekranlarındaki büyüme trendi, tablet ve bilgisayar bütünleşmesini sağlayan ikisi bir arada tarzındaki modeller’ olarak sıralıyor. Bu gelişmeler tablete ciddi pay kaybettireceğe benziyor. Bu da notebook’ları pozitif etkileyecek. Ayrıca tabletler gitgide karsız bir alan haline geliyor. Bu gelişmeler ışığında tablet ve notebook’un artı ve eksilerini derledik.
 
Fiyat önemli etken
- Tablet ve dizüstü bilgisayar bir yazılımı çalıştırmada da farklılık gösterebilir. Notebook’larda işletim sistemleri tabletlere göre daha verimli çalışıyor. Tabletlerdeki donanım sınırlaması nedeniyle dizüstüler yazılımda öne çıkıyor.
 
- Özellikle giriş seviyesindeki tabletlerin fiyatları çok cazip. 70 TL’ye bile tablet bulmak mümkün. Bilgisayar fiyatları bu rakamlar karşısında daha pahalı kalıyor. Tablet fiyat olarak daha avantajlı görünüyor. Ancak burada performans ve fiyat karşılaştırmasını iyi yapmak gerekir.
 
- Sonuç olarak tablet ve notebook’ların kendilerine özel avantajlı ve dezavantajlı özellikleri var. Kullanım alanına, hediye alınacak kişinin ihtiyacına ve bütçeye göre karar vermekte yarar var. Günümüzde tabletler temel olarak eğlence ve internete giriş amaçlı kullanılıyor. Halen ikinci cihaz gibi düşünülüyor. Dizüstü bilgisayarlar ise, bu görevlerin haricinde uzun saatler kullanım ve zor dosyalar için daha ideal görünüyor.
 
Karar verirken bunlara dikkat
- Tablet ve notebook arasında en önemli farklılık klavyenin olmayışı. Tabletler çoğunlukla dokunmatik klavyeye sahip. Sıra uzun bir metin yazmaya, e-posta atmaya ya da dokümanı düzeltmeye gelince sorun çıkıyor. Tablete, bluetooth özelliğine sahip klavye takılabilir. Ama bu da hem tabletin fiyatını artırıyor hem de tam sonuç vermekten uzak. Uzun yazılar yazan, dosyalar düzeltmesi gerekenler için notebook daha ideal görünüyor.
 
- Boyut da iki cihaz arasındaki tercihte önemli etkenlerden. Tabletler çok küçük boyut ve 900 gramın altında ağırlığa sahip. Çoğu dizüstü ise halen daha büyük ve daha ağır. Özellikle seyahat edenler için bir tableti taşımak, dizüstünü taşımaktan daha kolay.
 
- Pil ömrü cihazlar için çok önemli. Laptopların pil ömürleri tabletlerden daha uzun değil. Şu anda piyasada olan tabletlerin çoğu on saate kadar internet kullanımına izin veriyor. Ortalama bir laptop ise, 3-4 saat arasında bir pil ömrü sunuyor. Tabletler bu konuda daha avantajlı.
 
- Depolama kapasitesinde notebook’lar öne çıkıyor. Çoğu tablet 16-64 GB arasında depolama alanına sahip. Dizüstülerin çoğu ise halen geleneksel hard diskleri kullanıyor ve bundan çok daha fazlasını saklayabiliyor.
 
- E-posta, web taraması, video oynatmada her iki platform da benzer performansı sunuyor. Fakat çok talepkar işler yaptığınızda her şey daha komplike hale gelir. Çoklu görev veya grafik performansı, bir notebook’ta şu anda daha iyi görünüyor. Yeni model tabletler de bu performansa yaklaşıyor.

Hanife Baş / Milliyet