Bilirgen, yaptığı yazılı açıklamada, KPMG'nin dünyada enerji sektöründen 200'den fazla üst yöneticiyle görüşerek "Yenilenebilir Enerji İşlemleri Araştırması" yaptığını ve bu kapsamda sektördeki yeni gelişmeleri değerlendirdiğini bildirdi.

Yeni dönemde özellikle rüzgar, güneş ve hidroelektrik alanlarında yeni yatırımlar olacağına işaret eden Bilirgen, yenilenebilir enerjinin sürdürülebilirliği için akü depolama teknolojilerinin kritik önem taşıyacağını belirtti.

Bilirgen, araştırmaya katılan enerji uzmanlarının yaklaşık yüzde 74'ünün hidrojenin yenilenebilir enerjinin gelişiminde önemli bir kolaylaştırıcı unsur olacağını düşündüğünü aktardı.

Akü depolama gibi hidrojen teknolojisinin elektriği gaza dönüştürmede kullanılabildiğine dikkati çeken Bilirgen, şunları kaydetti:

"Bu teknolojinin temelinde su moleküllerinin elektrik kullanılarak hidrojen ve oksijene ayrıştırıldığı elektroliz işlemi yatıyor. Elektriğin hidrojene veya ek bir adımla metana dönüştürülmesi, ortaya çıkan gazın doğalgaz veya diğer fosil yakıtlara alternatif olarak kullanılabilmesine imkan tanıyor. Son derece yüksek bir enerji yoğunluğuna sahip hidrojenin yakıldığında CO2 salmayan ve elektriğin aksine süresiz depolanabilen bir gaz olduğunu da akılda tutmak gerek. Gelecekte enerji sektörünün merkezinde yapay zekayla çalışan akıllı şebekeler olacak. Akıllı şebekeler arz ve talebi yönetirken, en kritik nokta tüketim fazlası enerjinin depolanması olacak. Elektriği gaza çeviren teknolojiler gündemde olacak."