Warwick Üniversitesi araştırmacıları tarafından keşfedilen ve NGTS-1b adı verilen gezegen neredeyse Güneş Sistemi’nin en büyük gezegeni Jüpiter boyutlarında ve yörüngesinde döndüğü kırmızı cüce yıldızın iki katı büyüklükte.

Bugüne kadar gezegenlerin, yörüngesinde döndükleri yıldızlar tarafından oluşturulduğu teorisi kabul görüyordu. Ancak NGTS-1b’yi keşfeden gökbilimciler, yeni gezegenin bu teoriyle çeliştiğini ve gezegenlerin Güneş Sistemi dışından gelen etkilerle de oluşabileceğini belirtiyor.

Daha önce yıldızından büyük bir gezegene hiç rastlanmadığını söyleyen Dr Daniel Bayliss, “Bizim için böyle alışılmadık bir gezegen bulmak tamamen sürpriz oldu. Şimdi amacımız bu tür gezegenlere ne sıklıkta rastlandığını tespit etmek” diyor.

NGTS-1b, Şili’deki Atacama Çölü’ne yerleştirilmiş olan Yeni Nesil Transit Gözlem (Next-Generation Transit Survey – NGTS) teleskop sistemiyle keşfedildi. Gökbilimciler, inceledikleri gezegeni “sıcak Jüpiter” olarak niteliyor. Yıldızına çok yakın mesafede bulunan gezegen büyük oranda gazdan oluşuyor ve gezegenin yüzey sıcaklığı 530 derece olarak hesaplanıyor.

NGTS projesinin direktörü Profesör Peter Wheatley, yeni gezegeni keşfetmenin kolay olmadığını, zira NGTS-1b’nin yörüngesinde döndüğü yıldızın çok küçük ve soluk olduğunu ifade ediyor. Cüce yıldızlar evrende en sık rastlanan yıldız türleri olarak kabul ediliyor. Profesör Wheatley, bu tür dev gezegenlere daha sık rastlama ihtimali olduğunu söylüyor.