Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Barış Metin, teknolojiyle beraber hayatımıza giren kablosuz internet kullanımı ve elektro manyetik dalgaların sağlığa etkilerine ilişkin pek çok çalışma yapıldığını, araştırmaların halen sürdüğünü söyledi.

Elektro manyetik dalgaların dokular tarafından emildiğini, bu durumun vücutta çeşitli değişikliklere neden olduğunu kaydeden Doç. Dr. Barış Metin, “Bugüne kadar kablosuz internet sisteminin ve cep telefonlarının güvenliği sar değeri adı verilen bir sistemle ölçüldü. Cep telefonlarının üzerinde bir sar değeri var. Avrupa Birliği ve Amerikan'ın bu konuda kotaları var. Sar değeri hep dokunun emdiği ısıya göre hesaplanmış yani dokuyu ısıtıp ısıtmadığı tespit edilmeye çalışılmış yani termal etkisi ölçülmüş. Şimdiye kadar yapılan çalışmalar ve son zamanlarda çıkan yayınlar bu sinyallerin ısı dışında dokuda birçok değişiklik yaptığını ortaya koyuyor. Bu konuda çıkan yayınları incelediğimiz zaman wifi sinyallerinin dokularda hasara yol açtığı, doku genetiğini bozduğu, sperm sayısını azalttığı, erkeklerde özellikle kısırlığa neden olduğu, dikkat konsantrasyon problemlerine yol açtığı, çocuklarda öğrenmeyi bozduğu şekilde etkileri tespit edilmiş” diye konuştu.

Yeni güvenlik sınırlarına ihtiyaç var

Yönetmeliklerin manyetik dalgaların verdiği bu hasarları göstermediğini kaydeden Doç. Dr. Barış Metin, “Wifi sinyalinin verdiği hasar ısınmanın ötesinde. Bu nedenle yeni güvenlik normlarına ihtiyaç var. Ayrıca şu anda bulunduğumuz yerde cep telefonundan etraftaki wifi ağlarını izlemeye çalışsak çok sayıda ağ çıkar. Bu da çok fazla elektro manyetik sinyale maruz kalıyoruz demek. Yapılan çalışmalar bu sinyallerin dikkat, öğrenme, yaşlanma, sperm kalitesi ve infertilite gibi birçok konuda zararlı etkilerini olduğunu gösteriyor ve şuanda aktif yönetmelikler bu zararları yeterince gözetmiyor” dedi.

Bu konuda insan sağlığına yönelik yapılmış çalışmaların detaylı olmadığını, bu çalışmaların büyük bölümünün hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar olduğunu kaydeden Doç. Dr. Barış Metin, bu çalışmaların wifi sinyalinin öğrenmeyi ciddi düzeyde bozduğunu gösterdiğini, bu çalışmaların yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti.

Modemi çocuklardan uzak tutun

Özellikle çocukların korunması için bazı önlemler alınabileceğini kaydeden Doç. Dr. Barış Metin, “Evde modemi çocuklardan uzak tutmak önemli. Modemin kullanılmadığı zamanlarda özellikle gece saatlerinde kapatılmasını öneriyorum. Komşunun modemi çok yüksek bir zarar vermeyecektir ama çocuğun odasında ya da çocuğun odasına yakın modemi kesinlikle tutmamak gerekli. Çocuğun odasına uzak bir yere koymak gerekir” dedi.

Kronik yorgunluk sebebi olabilir

Yetişkinlerin de çok fazla elektro manyetik sinyallerin bulunduğu alanlardan mümkün olduğunca kaçınması gerektiğini belirten Doç. Dr. Barış Metin, “Özellikle ofis çalışanlarında fazla kronik yorgunluk sendromu, uykusuzluk, dikkat konsantrasyon bozukluğu şikayetleri yaygın bir şekilde görülüyor. Çalıştıkları yerde sürekli elektro manyetik sinyale maruz kalan kişiler gece verimli bir uyku uyuyamıyorlar ve çok ciddi kronik yorgunluk sendromu yaşıyorlar. Bu sorunların wifi sinyaline bağlı olma olasılığı çok yüksek” diye konuştu.