Keşfedilen bulgular, fosil yakıt endüstrisinden meydana gelen ve kuvvetli bir sera gazı olan metan salınımlarını kontrol altına almanın gerekliliğini ve aciliyetini bir kez daha gözler önüne seriyor. 

Atmosferik metan konsantrasyonları, sanayileşme öncesindeki zamanlarda olanın iki katından fazla bir miktara yükseldi. Doğal kaynaklara bağlı olarak da ortaya çıkabilen metan salınımlarının ne kadar kısmının fosil yakıtlardan kaynaklandığını bulmak isteyen Rochester Üniversitesi araştırmacıları da, yaptıkları bu yeni çalışmada Grönland’dan alınan buz çekirdeklerini ve Antarktika’dan elde edilen ve yaklaşık 1750’li yıllara kadar uzanan verileri incelediler.    

Sonuçta, araştırmacılar doğal kaynaklara bağlı olarak meydana gelen metan salınımlarının tahmin edilenden çok daha az miktarda olduğunu buldular. Araştırmacılara göre, insan faaliyetlerinden kaynaklanan fosil yakıtlara bağlı salınımlar (yani fosil yakıt üretimi ve yakılması), yüzde 25 ila 40 oranında daha düşük değerlendiriliyor.  

Metan Gazı Özellikle Endişeye Sebep Oluyor
Cornell Üniversitesi’nden Robert Howarth, “Bu çok önemli bir çalışma. Aynı zamanda, geçen sene yayınlanan ve Kuzey Amerika’daki gaz üretiminin son on yıl içinde küresel düzlemde artış gösteren metan salınımlarının yaklaşık üçte birinden sorumlu olduğunu değerlendiren çalışmayla da tutarlılık gösteriyor. Fosil yakıtlara bağlı salınımlar çoğu kişinin tahmin ettiğinden daha fazla,” diyor. 

Petrol ve gaz şirketleri, iklim değişikliği konusundaki endişeler nedeniyle, faaliyetlerinden meydana gelen sera gazı salınımlarını dizginlemeleri adına şu anda oldukça yüksek bir baskıyla karşı karşıyalar ve çalışmanın bulguları da tam da bu zamana rastlıyor. 

Doğal gazın ana bileşeni olan metan özellikle endişeye sebep olan bir gaz. Çünkü bu gaz, 20 yıllık bir süreç içinde, gezegenimizi aynı miktardaki karbondioksitin yapabileceğinin 80 katından fazla ısıtabilme gücüne sahip. Ve fosil yakıt üretimine ek olarak, çiftlik hayvanları, katı atık depolama alanları ve insan faaliyetleriyle ilişkili diğer kaynaklar da metan salınımına neden oluyor. 

Buna karşın, ABD’deki Trump yönetimi, petrol şirketlerinin petrol ve gaz tesislerindeki metan kaçaklarını tespit etmek ve bunları çözümlemek için gerekli teknolojileri kurma ve kullanma yönündeki zorunluluklarını ortadan kaldırmaya yönelik bir plan üzerindeki çalışmalarına devam ediyor ve iklim konusunda var olan endişeleri artırıyor. Çevre Koruma Kurumu’nun hesaplarına göre, bu durum 2025 yılına kadar metan salınımlarını 370,000 ton oranında artırabilir.