Fatih RENÇBERLER / TEKNOLOJİGUNDEM.COM

The Web İstanbul Dijital Pazarlama Konferansı’nda konuşan BKM Genel Müdürü Soner Canko, “İnsan parayı gördükçe değişir. Parada insanı gördükçe değişir” diyor ve ekliyor: “Paradan önce sadece takas vardı. Al takke ver külah. Bugüne baktığımızda ise kredi kartları, debit kartlar ve mobil ödeme sistemleri. Gelecekle ilgili ise nereye gidiyoruz? Nakitsiz topluma gidiyoruz.”

 
Soner Canko, Lidyalılardan bugüne kadar insanoğlunun uğruna savaşlar verdiği ve sahip olana büyük güç verdiği ‘para’nın günümüze kadar değişen hikayesini, tarihini ve geleceğini Dijital Pazarlama Konferansı’nda anlattı. İşte Soner Canko’nun ağzından paranın etkileyici hikayesi…



PARA ÖNDEN GİDİP İNSANA BÜTÜN YOLLARI AÇAR
Parayla ilgili özlü sözlere baktığımda beni en çok etkileyen sözü Shakespeare’den gördüğüm para önden gidip insana bütün yolları açar. Gerçekten tarih boyunca böyle olmuş ancak böyle gider mi bunu bilmiyorum. İnsanlık tarihi göbekli tepe de başlar Şanlıurfa’da başlar. Bu yüzden bilinen insanlık tarihi 10 bin yıldır ve insanlık tarihinin bana göre 7400 yılında hayatımızda para yok. Sadece takas var. İlk paranın icadı bundan 2600 yıl önce olmuş. Sonra kâğıt paralarla tanışmışız. Kağıt paranın ilk formu deri üzerine para sonra bugünkü anlamda pamukla işlenen kağıt para tanışıyoruz. Sonra kredi kartı, banka kartı ve plastik kartlar dediğimiz kartlar. Son olarakta elektronik dijital ödemeler de var ki bugün hayatımızda vazgeçilmez sandığımız bunların hepsinin tarihi toplam 20 yıl. Bir yanda bana göre 10 bin yıllık insanlık tarihin bugüne kadar takasla, madeni parayla, kağıt parayla yaşamı bir yanda ise son 20 yılda ödeme yöntemi olarak kullandığımız kredi kartlar, debit kartlar ve mobil ödeme sistemleri.



İNSAN PARAYI GÖRDÜKÇE DEĞİŞİR. PARA DA İNSANI GÖRDÜKÇE DEĞİŞİR
Peki bildiğiniz üzere en çok kullandığımız laflardan bir tanesi insan parayı görünce değişir. Ben paranın tarihini araştırırken farklı bir şey tespit ettim. Para da insanları gördükçe değişiyor. Çünkü nüfusun artışı işlem sayılarının üretkenliğinin artışıyla beraber parada aslında değişmiş. Yani sadece insanlar parayı görünce değişmiyor para da insanları görünce değişiyor.  Takaslaşma uzun yıllar 7400 yıl hayatımızda olmuş. Bir mal vermişiz hizmet almışız, hizmet almışız mal vermişiz. Ama bin yıllarca takaslaşarak yaşamayı başarmış insanlar. Sonra ise paranın icadı belki birçoğunuz için bilinen birçoğunuz için sürpriz bir gerçek olabilir. Milattan önce 7. Yüzyılda para bu topraklarda Lidyalılar tarafından bulunmuş ama orada kalmamış. Sonrasında deri ve kağıt para Çinliler tarafından geliştirilmiş. Deri parayı Çinliler milattan önce 118 de kâğıt parayı da milattan sonra 800’lerde kullanıma sunmuşlar. Ama yine bu topraklarda yine devrimsel bir iş olmuş. İstanbul’un fethinden 14 yıl sonra Fatih Sultan Mehmet bugünkü Topkapı Sarayı’nın dibinde dünyadaki ilk darphaneyi kurmuş. Ama burada bitmiyor hikâyenin devamı var.

 
TÜRKİYE ARTIK GELİŞMELERİ ANLIK TAKİP EDİYOR
Son yüzyıl o kadar hızlı gelişti ki 1887 yılında dünyada ilk kart fikri ortaya atıldığında Türkiye’ye bunun gelmesi 1968, neredeyse yüzyıl. Ama son teknolojiler hiç böyle değil. Dünyadaki ilk ATM 1967 ‘de kullanıma sunulmuş. ATM’nin Türkiye’de ilk kullanım tarihi ise 1982. Aradaki fark biraz daha kısaldı. Dünyadaki ilk elektronik pos cihazı 1986 yılında kullanıma sunulmuş. Türkiye’de ilk elektronik pos cihazı 1991’de kullanıma sunuldu. Aradaki fark 5 seneye düştü. Bugün geldiğimiz noktada hepimizin cebindeki akıllı telefonlarla, internet ekranlarımızla yada bizim yaptığımız mobil ödemelere gelince bu fark neredeyse sıfır.
 
LİDYALILAR VE FATİH SULTAN MEHMET’TEN SONRA BİR DEVRİMDE BİZDEN
Üç sene önce burada Esma Sultan Yalısı’nda düzenlediğim basın toplantısında, yine heyecanlı bir gündü. Çünkü o gün burada verdiğim sayılarla alakası olmayan, çok küçük sayılarla bir tanıtım yapmaya çalışıyordum. Tanıttığım şeyin ne olduğuna ve hatta ne olacağına bile dair en ufak bir fikrim yoktu. Ama bugün gelinen nokta da size gurur ve mutlulukla söylemek istiyorum ki, yine bu topraklar Lidyalılar ve Fatih Sultan Mehmet’ten sonra dünyadaki ilk ulusal dijital cüzdanını sunmuş bir ülke olmayı başarmıştır. Ne yaptık 2012 yılında ilk defa tüm bankaları, e-ticaret, mobil ticaret işyerlerini ve tüm kullanıcıları bir araya getiren, ortak paydada buluşturan bir mobil cüzdanı yine burada, üstelik tesadüf bu ya yine Esma Sultan’da tanıtmış olduk.
 
Bugün geldiğimiz noktada neredeyiz peki?
17 bankanın içinde olduğu kartların yüzde 98’ini kabul eden, 850’den fazla işyeriyle bugün sanal dünyadaki pazar payının yüzde 45’ini kapsayan ve yaklaşık bir milyona ulaşan kullanıcısıyla, dünyada gerçekten birçok ülkeye parmak ısırttıran bir duruma gelmiş durumdayız. Okyanusun öbür tarafında yeni teknolojiler yapılıyor. Fakat okyanusun bu tarafında bizler, yeni teknolojileri zaten hayatımıza almış kullanmış ve daha fazlası için üzerinde çalışıyor durumdayız.
 
NAKİTSİZ TOPLUMA GİDİYORUZ
Peki, gelecekle ilgili neler görüyoruz? Yine üç sene önce başladığımızda dijital cüzdanı dijital olarak tanıtırken, bugün artık dijital lafını da rafa kaldırdık. Hayat mobil oldu. Çünkü şunu görüyoruz ki dijitale ya da internete dâhil ne varsa mobil. En taze verilere göre Mayıs 2015’te Türkiye, ilk defa sanal ticarette yapılan toplam alışverişlerin içerisinde mobilin payı yüzde 50’yi geçti. İnsanlar televizyon ekranlarının karşısında dizi izlerken otobüste, metrobüste zamanını kullanırken bile artık full mobil durumdayız. Gelecekle ilgili ise nereye gidiyoruz? Nakitsiz topluma gidiyoruz. Ben bugün buraya gelirken sadece telefonum vardı yanımda. Geçtiğimiz ay başladığımız iş birliğiyle taksiye de cep telefonu kullanarak bindim ve birazdan da buradan ayrılırken taksiyle cüzdanım olmadan gideceğim. Nakitsiz toplumu ilk önce İskandinav ülkelerinde gördük bizim ülkemiz için hayal dedik. Ama hayal olmadığını bizim de içine girilebildiğimizi gördük. 2009 yılında toplam tüketim harcamalarının yüzde 9’u kartlarla yapılırken, bugün Türkiye’de yapılan toplam tüketim harcamalarının yüzde 40’ını kartlarla dijital ortamda hatta mobil de yapar hale geldik. Peki bir sonra ki adımda nereye gidiyoruz. Önceden nakit yoktu kart vardı, artık kartta yok. Şimdi tamamen mobil ve dijital ödemelere geçiyoruz. Zenginlik para mal mülk neye yarar diyor Sezen Aksu.
Siz önden gidin paranın gideceği yolu iz açın Shakespeare’in söylediği sözü tersine çevirelim. Para önden gitmesin yol açmasın.