Orta Doğu Teknik (ODTÜ), Çankaya ve Başkent Üniversitelerinin mühendislik öğrencileri, NASA tarafından desteklenen dünya çapındaki en prestijli model uydu yarışması CanSat'ta ilk 40 üniversite arasında yer alarak finalde Türkiye'yi temsil etme hakkı kazandı.

Amerikan Astronomi Topluluğu (AAS), Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) ile çok uluslu ileri teknoloji ve havacılık şirketi Lockheed Martin tarafından düzenlenen yarışmada, takımlarıyla ön elemeyi geçen ODTÜ, Çankaya ve Başkent Üniversitelerinden öğrenciler, final ayağında Teksas'a giderek uydu prototiplerini roketlerle gökyüzüne fırlatacak.

Dünya genelinde 100'ün üzerinde üniversitenin katıldığı yarışmada ilk kez yer alan ve 97 puanla 14'üncü sıraya yerleşen Çankaya Üniversitesi Elektrik-Elektronik, Bilgisayar ve Makina Mühendisliği öğrencilerinden oluşan 11 kişilik "CanBee" takımının elde ettiği başarıya ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulunan Çankaya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Selçuk Geçim, öğrencilerin bu tip çalışma ve projelerine çok değer verdiklerini söyledi.

Prof. Dr. Geçim, öğrencilerin yarışmada böyle bir derece almalarının heyecan verici olduğunu, bunun ilerideki iş hayatlarına da olumlu katkılar sağlayacağını belirterek, üniversite olarak bu tip bilimsel çalışmaları her zaman desteklediklerinin altını çizdi.

Türkiye'nin uzay ve havacılık alanındaki hedeflerine dikkati çeken Geçim, "Lisans öğrencileri seviyesinde böyle bir teşebbüs bu açıdan değerlendirildiğinde daha fazla önem kazanıyor. Ülkemizin, Sayın Cumhurbaşkanının da koyduğu hedeflere yönelmesi anlamında da ileri, öğrencilere umut veren bir adım. Öğrenciler, geleceğe umutla bakmalılar, güzel şeyler de oluyor ülkemizde." değerlendirmesinde bulundu.

"Dünya çapında tanınma şansına sahip oluyorsunuz"

"CanBee" takımının liderliğini Çankaya Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü öğretim görevlisi Sühan Mergen ile yürüten, aynı bölümde araştırma görevlisi Eyüp Koçak, her yıl düzenlenen yarışmada uzay teknolojisinde karşılaşılan problemlerin modellenerek lisans seviyesindeki öğrencilere sunulduğunu ifade etti.

Koçak, 25'in üzerinde ülkeden katılım olan yarışmaya 6 ay hazırlandıklarını dile getirerek "Yarışmanın maddi değil ama oldukça büyük manevi bir ödülü var. Prestiji ödülü getiriyor. NASA ve Lockheed Martin'in verdiği bir prestije, üniversite olarak dünya çapında tanınma şansına sahip oluyorsunuz. Ekibiniz kendisini multidisipliner bir yarışmada ispatlamış oluyor ki en büyük getirisi bizce bu. Öğrencilerimiz, artık gerçek bir projede çalışabilecek kapasiteye sahip olduklarını ispatlamış oluyorlar." dedi.

Yarışmada bu yılın konusunun bir gezegene pasif kontrollü iniş yapan bir aracı kapsadığını belirten Koçak, hazırlanan prototipin Teksas'ta 1 kilometre yükseğe fırlatılacağını, ardından roketten ayrılıp paraşütün açılması sonrasında yere pasif iniş gerçekleştireceğini kaydetti.

"Öz geçmişlerinde ilk sıraya koyabilecekleri bir başarı"

Takımdaki 11 kişinin birbirine kenetlendiğini ve başarının bu takım çalışmasıyla geldiğini vurgulayan Koçak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Öğrencilerimiz açısından bu yarışmanın en büyük faydası kendilerini uluslararası alanda ispatlamış olmaları. Bu bizi oldukça mutlu ediyor. Öz geçmişlerinde ilk sıraya koyabilecekleri bir başarı oluyor. Bu aşamaya gelmemizdeki en büyük etken takım ruhunun yanı sıra üniversitemizin, hocalarımızın desteği. Onların bize verdiği bu destekle öğrencilerimiz bu şansı yakaladılar. Kendilerine verilen bu şansı oldukça iyi kullandılar. Gelecekte de çok daha iyi sonuçlar alacağımızı düşünüyoruz."

Yarışmaya katılan Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Halil Uğur Bayezit de "Ekip arkadaşlarımızla birbirimizi daha önce tanımıyorduk. Proje için ortak bir amaç uğruna birlikte hareket etmeye başladık. Proje kapsamında sadece bir uydu prototipi çıkarmak değil aslında bizim bundan sonraki mesleki hayatımıza yönelik olarak da sorunlarla nasıl baş etmemiz gerektiğini, stres yönetimini öğreten bir okul gibi oldu." şeklinde konuştu.

Prototipin elektronik ve mekanik kısımdan oluştuğunu dile getiren Bayezit, yarışmanın final ayağına ilişkin, "Ekip olarak aile gibi olduk. Hocalarımızın ve okulumun bize güveni de tam. Yarışmadan birincilikle döneceğimize inanıyoruz." ifadelerini kullandı.

ODTÜ Göksat Uydu takımı da büyük yarışta boy gösterecek

ODTÜ Göksat Uzay Takımı da yarışmaya Türkiye'den katılacak üniversiteler arasındaki yerini aldı. Takım lideri ODTÜ Havacılık ve Uzay Mühendisliği Bölümü öğrencisi Mücahit Taşdemir, finalde birinciliği Türkiye'ye kazandırmayı hedefe koyduklarını belirterek, takım olarak çalışmalarına son hızla ve tam motivasyonla devam ettiklerini söyledi.

Ekiplerinde 7 Havacılık ve Uzay Mühendisliği ve 5 Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü lisans ve yüksek lisans öğrencilerinin bulunduğunu aktaran Taşdemir, "Hayalimizi gerçekleştirmek için yola çıktığımız ekibimize 'Göksat' adını verdik ve uydumuzu göğe fırlatmanın hayalini yaşıyoruz." dedi.

"Hedef birincilik elde etmek"

Başkent Üniversitesi Mühendislik Fakültesi bünyesinde 2017'de kurulan Model Uydu Topluluğu Parsy-Can takımı da Türkiye'den yarışmaya katılacak takımlardan biri oldu.

Parsy-Can, dünyada farklı ülkelerden katılan 100'ün üzerindeki üniversite takımları arasında 95,35 puanla ilk elemeyi geçerek dünya çapında büyük başarı elde etti.

Başkent Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Berna Dengiz de Parsy-Can takımı ile gurur duyduğunu belirterek takımın hikayesini şöyle anlattı:

"2017 yılında TÜRKSAT tarafından düzenlenen yarışmaya katılmak üzere teknoloji ile ilgili olduklarını bildiğim, yetenekli öğrencileri bir araya getirerek takımı kurdum. Takıma isim bulmamız gerekiyordu. Öğrencilerimizle tartışarak Başkent Üniversitesi maskotu olan 'Parsy'den esinlenerek takıma Parsy-Can adını verdik. Leopar alt türündeki büyük kedilerin Anadolu'daki son temsilcisi olan Anadolu Parsı Başkent Üniversitesinin maskotu. Bu nedenle takımın ismi Parsy-Can oldu."

Uydu Teknolojileri Derneği ve takımın ikinci danışmanı Prof. Dr. Sedat Nazlıbilek'in takımlarına eğitim desteği verdiğini dile getiren Dengiz, iki yıl gibi kısa bir süre içinde Parsy-Can takımının ulusal yarışmalarda önemli başarılara imza attığını belirtti.

Dengiz, "2017'de TÜRKSAT Model Uydu Yarışması'nda 4. olan takım, 2018'de TEKNOFEST kapsamında düzenlenen Model Uydu Yarışması'nda 3. oldu ve ödüllerini Cumhurbaşkanımızdan aldı. Şimdi bu başarıyı uluslararası alana taşıyarak, dünya üniversitelerinin takımları arasında yarışacaklar. Parsy-Can takımının hedefi, uluslararası yarışmada, dünya takımları arasında birinci olmak." dedi.

Dünyanın en prestijli model uydu yarışması

Türkçesi "kutu uydu" anlamına gelen "Can Satellite"in kısaltılmış hali olan ve 2004'ten bu yana düzenlenen CanSat, dünyanın en prestijli model uydu yarışması olarak görülüyor.

Uzay alanında tasarım, üretim ve fırlatma faaliyetlerini içeren bir yarışma olan CanSat'ta ön elemeyi geçen 40 üniversitenin takımları, 14-16 Haziran'da Teksas'ta final heyecanını yaşayacak.

Sadece üniversite öğrencilerine açık olan yarışmada, takımlardan akademik danışman takibinde, her yıl açıklanan görevi gerçekleştirebilecek uzay sistemlerini tasarlamaları, üretmeleri ve görevi icra etmeleri bekleniyor.