Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Yıldırım, yeni bir bitki türünü bilim literatürüne kazandırdı.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, çalışmalarla ilgili ziyaret ettiği Doç. Dr. Yıldırım'dan bilgi aldı. EÜ Botanik Bahçesi ve Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi Yönetim Kurulu üyesi de olan Doç. Dr. Yıldırım, bitkiyi ilk olarak, Denizli Orman Bölge Müdürlüğü'nde görev yapan orman mühendisi Rasim Çetiner'in tespit edip fotoğrafladığını söyledi. 

'Türkçe adını 'Denizli Yünlügelini' olarak belirlendi'

Hem arazi, hem de laboratuvarda yaptıkları incelemeler sonucunda bitkinin dünyada yalnızca Denizli'nin Çameli ilçesi sınırlarında bulunduğunu tespit ettiklerine dikkat çeken Doç. Dr. Yıldırım, bitkinin Türkçe adını 'Denizli Yünlügelini' olarak belirlediklerini söyledi. 

'İlk bulan kişi olan Rasim Çetiner'e atfen 'Rindera cetineri' bilim dünyasına kazandırdık'
Doç. Dr. Yıldırım, yeni türün bilimsel adını ise bitkiyi ilk bulan kişi olan Rasim Çetiner'e atfen 'Rindera cetineri' olarak bilim dünyasına kazandırdıklarını kaydetti.

'Bitkinin insanlık yararına kullanımı araştıracak'

Türkiye çapında yeni türlerin keşfedilmesi adına çalışmalarını sürdürdüğünü dile getiren Doç. Dr. Yıldırım, son olarak keşfettikleri 'Denizli Yünlügelini' türüne ilişkin bilgiler verdi.

Doç. Dr. Yıldırım, "Bu bitkinin dünyada şu ana kadar keşfedilmemiş 'Yünlügelin' dediğimiz 'Rindera' cinsine ait bir tür olduğunu fark ettik. Bitkiyle ilgili hazırladığımız makalemiz yayınlandı ve bitkimizi bilim dünyasına kazandırdık. Bu grup, enteresan bir grup, çünkü çok fazla tür sayısı mevcut değil. Dünyada 25 kadar türü mevcut, bunlardan 'Denizli Yünlügelini' ile birlikte ülkemizde 5 türü oldu. Bu türlerden ise 3'ü yalnızca ülkemizde görülen endemik türlerdir. Son olarak keşfettiğimiz bitki de ülkemizin endemiklerinden ve dünyada sadece Denizli'nin Çameli ilçesi sınırlarında Toroslar'ın bir uzantısı olan dağın zirvesinde yer alıyor" dedi.

"Bitkiyi 2 bin 200 rakımda topladık" diye devam eden Yıldırım, "Bu bitkilerden elde edilen kimyasal içeriklerden özellikle 'alkaloid' olarak bilinen çalışmalarında, içinde özellikle 'naftakinon' olarak bilinen maddelerin kanser hücre hatları üzerinde çok önemli öldürücü etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Bu tarz çalışmalar halen devam ediyor. Keşif safhasından sonra bir sonraki amacımız da bu bitkinin bu tarz bir kimyasal içeriğe sahip olup olmadığını belirleme yönünde çalışmaları planlamaktayız. Bitkinin popülasyonuna zarar vermeyecek şekilde, hem alanında bitkiyi koruyup, hem de içeriğinde insanlık yararına herhangi bir olumlu sonuç verecek içerik var mı, bunu bulmaya çalışacağız" diye konuştu. 

'İnsanlığa ve ülkemize ekonomik anlamda katma değer sağlıyor'

Daha önce de birçok bitki türünü literatüre kazandıran Doç. Dr. Yıldırım'ı çalışmalarından dolayı tebrik eden Rektör Prof. Dr. Budak, "Hasan hocamız koordinesinde yapılan çalışmalar tamamlandı ve makale yayınlanarak bitki dünya bilimine kazandırıldı. Bu bitkinin içeriğiyle ilgili de çeşitli hastalıkların tedavisine yönelik çalışmalar yapılıyor. Ege Üniversitesi'nin amacı, araştırma üniversitesi olmak. Araştırma üniversitesi olma hedefi doğrultusunda yapılan bu çalışmalar çok değerli. Çalışmalar, sadece bilimsel anlamda araştırma üniversitesi hedeflerimize katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda da insanlığa ve ülkemize ekonomik anlamda katma değer sağlıyor. Üniversitemize ve ülkemize katkı sağlayacak projelerin içinde yer alan hocalarımızın her zaman yanlarındayız. Maddi ve manevi desteklerimiz her zaman sürecek" ifadelerini kullandı.