HP, dört ana trend olan büyük veri, bulut, mobilite ve güvenlik alanına odaklanıyor. Şirket Türkiye'yi bu alanlarda yatırım yapma önceliği olan ülkeler arasına aldı ve önümüzdeki dönemde kurumlar tarafında bu ürünlere yönelik yenilikler görülecek. Bundan beş ay önce HP Türkiye'nin genel müdürlüğü koltuğuna oturan Güngör Kaymak ile şirketin yeni stratejileri ve gelecek projeksiyonları üzerine konuştuk. "Pazar stratejimizi yenilemiş olarak 2015 yı­lma girmek istiyoruz" diyen HP Tür­kiye Genel Müdürü Güngör Kaymak, bu kapsamda büyük kurumsal ve ka­mu müşterilerine daha fazla ilgi gös­tereceklerini belirtiyor. Hedef ise bilişim teknolojileri alanında pazarın 2 katı büyümek. Güngör Kaymak, Ekonomist Dergisi’nden Gözde Yeniova’ya konuştu.
 
-HP Türkiye'de genel müdürlük koltuğuna kısa süre önce oturdu­nuz. Sizinle birlikte yeni strateji na­sıl olacak, HP'de nasıl değişimler göreceğiz?
Güngör Kaymak: Mayıs ayında görevime başladım. Şirket ve ekiple bu dönemde tanıştık, devam eden projeler üzerine çalışıp yeni stratejileri gözden geçirdik. Bu ayın sonunda 2014 mali yılımızı ta­mamlayıp, kasım ayında 2015'e giriş yapıyoruz. 2015'e pazar stratejimizi' yenilemiş olarak girmek istiyoruz. Dünyada HP'nin uyguladığı belli standartlar var. Bunlara sadık kalarak müşteri segmentasyonumuzu, müş­teri yönetim anlayışımızı biraz daha değiştireceğiz. Büyük kurumsal ve kamu müşterilerimize daha fazla ilgi göstereceğiz. Odaklandığımız ana stratejiler olan bulut, mobilite, güvenlik ve büyük veri alanında Türki­ye'de çözümlerimizi sunacağız.
 
-Bu strateji değişikliğiyle sonuç­ta ne elde edilmesi bekleniyor?
Güngör Kaymak: Müşterilere daha yakın olmayı ve teknoloji ile çözülebilecek acil iş ihti­yaçlarını onlara sunmayı amaçlıyo­ruz. Müşterilerin çözümlerine baştan sona yanıt verirken, oradaki pazar payımızı da artırmak öncelikli hede­fimiz. Türkiye'nin toplamına bakıldı­ğında en büyük küresel bilişim tek­nolojisi tedarikçisiyiz. Pazarın büyümesinden daha fazla büyümek istiyoruz. IDC rakamlarına göre bilişim teknolojileri pazarında önümüzdeki yıl yüzde 4-5 oranında büyüme bekleniyor. Bizim hedefimiz bunun 2 katı büyümek.
 
-Büyük veri, bulut, mobilite ve güvenlik başlıkları altında inovasyon hedefliyorsunuz. Bu dört alanda hangi çalışmaları yapacaksınız, yatırımlar neler olacak?
Güngör Kaymak: Bu dört trend dünyadaki tekno­lojiye yön veren alanlar aslında. Bu­nun yanı sıra iş hayatında ve dünya­daki değişimin getirdiği zorluklar var. Satın alma ve tüketim alışkanlıkları değişti. Her yerde bilgiye ulaşmak is­tiyoruz. Kurumların da bu beklentilere uygun çözümleri sunmaları gerekiyor. Yeni ürün sunmak, bunları hızlı ve fiyat avantajlı sunmak gere­kiyor. Bunun yanı sıra yasal uyumlu­luk ve güvenliğe de uyumlu altyapı­ların olması gerekiyor. IT'nin yeni tarzı dediğimiz bu stratejiye en uy­gun ürünleri sunmak istiyoruz. Yılda 3 "milyar dolardan fazla AR-GE'ye para harcıyoruz. Bu çerçevede sundu­ğumuz ve pazar lideri olduğumuz çözümler var.
 
-Bulut bilişim ile birlikte güvenlik sorunu da ortaya çıkıyor. Bu konuda neler yapıyorsunuz?
Güngör Kaymak: Bu çok hassas bir konu. Güvenlik iki taraflı. Kurulu altyapıların güvenliğini sağlayacak araçlara sahip olunması gerekli. Diğer yandan sistem üzerinde çalışmanın takibi ve güvenliğinin sağlanması önemli. Kullanıcıların kendilerinin alması gereken güvenlik önlemleri de var. Biz dünyada çok yaygın olan mobil cihazların yönetimi konusunda çözümler sunuyoruz. HP sisteminde 150 binden fazla mobil cihaz kullanılıyor. Biz kendi uygulamalarımızla onları yönetiyoruz. Çalınma ya da kaybolma riskine karşı haber verildiğinde cihazın ka­patılması ya da bilgilerin karşıdan silinmesi noktasında çözümlerimiz var.
 
-Kurumsal ve bireysel olarak ayırdığımızda HP'nin portföyünde dağılım nasıl?
Güngör Kaymak: Son açıklanan üçüncü çeyrek ci­rosu 27,6 milyar dolar. HP'nin üçün­cü çeyrek ciro dağılımına segment bazında bakıldığında yüzde 30'la ki­şisel sistemler en önde. Onu yüzde 24 ile kurumsal grup, yüzde 20'şer payla yazıcı ve kurumsal hizmetler takip ediyor. Yüzde 3'er pay ise ya­zılım ve finansal hizmetlere ait. Ge­çen yıl PC satışlarının dağılımı yüz­de 65'i kurumsal, yüzde 35'i tüketi­ci şeklinde oldu. Yazıcı pazarında pazar payımız yüzde 55 seviyesin­de. Bu yıl yeni ürün gamımızla, te­lefon, tablet ve hibrit ürünlerle PC'de de perakendede daha aktif olacağız.
 
-HP'de kurumsal tarafın daha fazla öne çıktığı, son kullanıcıya dö­nük alanlarda ise şirketin daha geride olduğu görülüyor. Bunu nasıl değerlendirirsiniz?
Güngör Kaymak: Kurumların aldığı ticari bilgisa­yarlar olarak bakarsanız yine pazar li­deriyiz. Son kullanıcı ürünlerde son 1-2 yılda eskisi kadar agresif tutum sergilemedik ama son altı ayda du­yurduğumuz önemli ürün portföyümüz var. Yeni ürün portföyü ile eski pazar paylarımıza geri dönmeyi he­defliyoruz. Elektronik perakendede son tüketiciye yönelik çok göz önün­de olmamamız bu algıyı yarattı. Ama son dönemde o pazara tekrar yük­lendik. Üçüncü çeyrekte de en hızlı büyüyen alanlarımızdan biri oldu. Son kullanıcılara yönelik ürünlerdeki yelpazeyi genişleterek daha fazla tüketiciye ulaşmayı hedefliyoruz.
 
-Türkiye'ye HP'nin yatırımları ne durumda, diğer ülkelerle karşılaştı­rıldığında Türkiye'nin pozisyonu nedir?
Güngör Kaymak: Türkiye, HP içinde büyüyen pa­zarlar arasında yer alıyor. Bu çerçe­vede de saydığımız alanlarda yatırım yapmak ve pazarı geliştirmek ile birlikte know how transferi yapma nok­tasında öncelik verilen ülkeler arasındayız.
 
‘’TÜRKİYE’DE DİZÜSTÜ ÜRETİMİ DE YAPABİLİRİZ’’
HP ve Foxconn ortaklığı ile üç yıl önce Türkiye'de bilgisayar üretimi için fabrika kuruldu. Üretim ve yeniliklere yönelik Güngör Kaymak'ın yanıtı şöyle:
"Foxconn'da çalışan sayısı 400 oldu. Şu ana kadar 3,5 milyon adet üretim yapıldı ve yüzde 90'ı ihraç ediliyor. Bölge ülkelerinin dışında Doğu Avrupa ve Afrika pazarındaki 30'dan fazla ülkeye ihracat yapılıyor. Ayda 200 bin adet PC üretim kapasitesi bulunuyor. Yeni hatlarla bunun artırılması planlanıyor. Ürün gamı olarak bakarsanız masaüstü PC orada üretiliyor. Biz iç pazarda ihtiyacımızı oradan karşılıyoruz. Ancak henüz dizüstü bandı olmadığı için rakamlar bu seviyede kalıyor. Ama Fatih projesi, kamuda büyük eğitim projeleri olursa ve yerli üretim ayrıcalık olarak değerlendirilirse biz çok daha fazla üretim yapabiliriz. Foxconn bizim dünyadaki stratejik üretim iş ortağımız, dizüstü de Türkiye'nin ihtiyacına yönelik olarak ürün gamına eklenebilir."