Nobel ödüllü fizikçi Sheldon Glashow, 1960 yılında yayınlamış olduğu bir makalede doğru koşullar altında antinötrinoların elektronlarla etkileşime girebileceğini öne sürmüştü. Rezonans adı verilen bu süreçte o zamanlar henüz keşfedilmeyen bir parçacık oluşacağı ön görülüyordu ki “W bozonu” adı verilen bu parçacık, 1983 yılında keşfedildi.

Bilim insanları, Glashow’un teorisini sonuç bazında kanıtlamış olsalar da bugüne kadar böyle bir süreç hiç gözlemlenmemişti ve böylesine ağır bir yapı ortaya çıkarmak için müthiş derecede yüksek enerjiye ihtiyaç duyulacağını ifade etmişlerdi. Zira bu süreç, CERN'deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısında üretilenden yaklaşık 1000 kat daha yüksek enerjiye sahip bir nötrinoyu gerekli kılıyordu.

Dün itibarıyla Nature'da yayınlanan 'IceCube ile Glashow rezonansında partikül tespiti' başlıklı bir makaleye göre bilim insanları buzul kıta Antarktika’da yüzeyin altında gömülü halde olan IceCube Neutrino Gözlemevi sayesinde ilk kez bir nötrinonun astrofiziksel kökene sahip olduğunun kanıtlandı.

Paylaşılan bilgilere göre uzayda neredeyse ışık hızında ilerleyen yüksek enerjili bir nötrino, 2016 yılında Dünya’ya geldi ve Güney Kutbundaki buz tabakasında bulunan bir elektrona çarptı. Bu çarpışma sonucunda tıpkı Glashow’un öngördüğü gibi yeni parçacıklar ortaya çıktı. Glashow, söz konusu yüksek enerjili parçacıklar için kara delikler gibi doğal hızlandırıcılardan faydalınabileceğini öngörüyordu ki söz konusu gözlemin uzaydan gelen bir parçacığın elektron ile etkileşimi sayesinde gerçekleşmesi, bu öngörüyü de haklı çıkardı.

CERN'deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı atom altı parçacığı ortaya çıkardı