Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER) Başkanı Yusuf Ata Arıak, "Sektör gelirlerinin, 2019 yılı sonunda 15,4 milyar TL olacağını öngörüyoruz. 2019 ikinci çeyrekte pazardaki en büyük üç operatör ve iştirakleri dışında kalan alternatif işletmecilerin pazar payı sadece yüzde 8,97. Bu oran, Avrupa Birliği ülkeleri (AB) ile kıyaslandığında çok düşük." ifadelerini kullandı.

Arıak, İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında elektronik haberleşme sektörünün gelişimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

TÜİK enflasyon verilerini kullanarak yaptıkları hesaplamalarda, 14,98 milyar TL olarak belirlenen 2003 yılı enflasyondan arındırılmış sektör gelirlerinin, 2019 yılı sonunda 15,4 milyar TL olacağı öngörüsünde bulunan Arıak, sektör gelirlerinde son 16 yıldır önemli bir değişiklik yaşanmadığını söyledi.

Arıak, 2019 ikinci çeyrekte pazardaki en büyük üç operatör ve iştirakleri dışında kalan alternatif işletmecilerin pazar payının sadece yüzde 8,97 olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Bu oran, Avrupa Birliği ülkeleri (AB) ile kıyaslandığında çok düşük. Telekomünikasyon sektörünün sorunlarından tam olarak sıyrılması, rekabetin artması ve sektörün büyümesi için fiber altyapı ve veri merkezi yatırımları kritik önem taşıyor. Özellikle son beş yıldır fiber altyapının önemini vurguluyoruz. Fiber altyapı sadece hızlı ve uygun fiyatlı internet hizmeti için değil, 2020 yılında hayatımıza tamamen girmesi beklenen 5G teknolojisi ve verilerimizin ülke topraklarında barındırılması gibi kritik konular için de büyük bir önem taşıyor.

Bu nedenle yüksek hızlı fiber altyapının ülke çapında ve hızla tesis edilmesinin öncelikli bir politika haline getirilmesi gerekiyor. Son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 27 Kasım'da yaptığı konuşmada, tüm dünyada dijitalleşme konusunda yaşanan gelişmelere dikkati çekerek dijitalleşmenin bel kemiğini oluşturan fiber altyapının önemini vurgulaması ve sektörde bu konuda yatırımların artması gerektiğini dile getirmesi bu konuda yapılan çalışmaların hız kazanacağına işaret ediyor."

Fiber altyapıyı geliştirmenin en kolay ve verimli yönteminin, var olan altyapıların paylaşılması olduğunu dile getiren Arıak, 2018'de Türk Telekom, Turkcell, Vodafone, Türksat ve TELKODER tarafından imzalanan "Sabit Elektronik Haberleşme Altyapı Ortak Kullanımı ve İş birliği Protokolü"nün halen tam olarak uygulamaya geçmediğini aktardı.

Arıak, fiber altyapının yaygınlaşması için yerel yönetimlere de büyük sorumluluklar düştüğünü, belediyelerin fiber altyapının geliştirilmesini bir fırsat olarak kabul etmesi gerektiğini, gelir kapısı olarak bakılmasının yanlış olduğunu vurguladı.

"Sektörde bayi sorunları yüzde 90 çözüldü"

Arıak, 2018'in mart ayında kurulan Bayi Sorunlarını Çözme Komisyonu'nun çalışmaları hakkında da bilgi verdi.

Komisyonun bir buçuk yıla yakın sürdürdüğü çalışmalar neticesinde, vatandaşın mağduriyetine sebep olan, rahatsız eden aramaların neredeyse yüzde 90 oranında azaltıldığını belirten Arıak, sağlanan başarının daha hızla büyüyeceğini söyledi.

"Dijital Hizmet Vergisi sektörde tam rekabeti sağlayabilir"

Arıak, 7 Aralık 2019 Cumartesi günkü Resmi Gazete'de yayımlanan 7194 sayılı yeni yasa ile gündeme giren yüzde 7,5'lik dijital hizmet vergisini anımsatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Ülkemizde verdikleri hizmetlerden büyük gelir elde eden küresel şirketler de Türkiye'de kurulmuş, tam mükellefiyeti bulunan bir şirketleri olmasa dahi vergi verecekler. İnternet hizmetlerinde yerli ve yabancı eşitliğinin sağlanması gerek. Geldiğimiz noktada, haksız rekabeti gidermek, adaleti sağlamak için küresel oyuncuları vergi sürecine dahil eden yüzde 7,5'lik dijital hizmetler vergisinin rekabetin sağlanması açısından faydalı olacağını düşünüyoruz. Diğer taraftan, yerli şirketlerin tabi oldukları vergi dışındaki diğer yükümlülükleri içeren düzenlemelere küresel firmaların da tabi olmaları gerek. Bugüne kadar gelişen eşitsizliği aşabilmek adına yerli işletmecilere uygulanabilir ve etkili teşvikler getirilmesi gerek."