Protez cihazının keşfedildikten sonra teslim edildiği Kahire’deki Mısır Müzesi uzmanları ve Zürih Üniversitesi Evrimsel Tıp Enstitüsü bilimcileri de bu çalışmada rol aldı. İnsanlık tarihindeki en eski protez cihazı olabileceği düşünülen ve ahşaptan oyulmuş olan yapay başparmak, Mısır’ın Luksor kenti yakınlarındaki Şeyh Abdülkurna nekropolisinde keşfedildi. Bu alan üzerinde şu anda son teknoloji ürünü yöntemler kullanılarak yapılan çalışmalar sürüyor.

Araştırmacılar türünün tek örneği olan protezi, modern mikroskopi, X-ışın teknolojisi ve bilgisayarlı tomografi kullanarak inceledi. Günümüzden binlerce yıl önce yaşamış olan bir rahibin kızı tarafından kullanılan ahşap başparmağının, kullanıcısının ayağına birkaç kez yeniden uydurulduğu anlaşıldı. Ayrıca kullanılan malzemeler ve oldukça gelişmiş olan bu protezin üretiminde kullanılan teknik de tanımlandı.

Milattan önce birinci bin yıldan kalma olan yapay başparmak, insan fizyonomisini oldukça iyi bilen sanatçının elinden çıkmışa benziyor. Teknik ustalığın farkına varmak için protez uzantının hareketliliğine ve kuşağının sağlam yapısına bakmak yeterli. Protezin ne kadar ince işlenmiş olduğundan, kullanıcısının doğal bir görünüm, estetik ve rahat kullanım istediği de anlaşılıyor. Ona bu özellikleri taşıyan bir protez üretebilecek nitelikte bir uzman bulmayı başarmış.

Gömü Alanında İncelemeler Sürüyor
Erken Demir Çağı’ndan yapıldığı düşünülen protez, daha eski bir gömü şapelinin temel kayasının içine kazılmış olan yağmalanmış bir kuyu mezarında bulunmuş. Bu şapel, kraliyet ailesine yakın olan küçük bir üst tabaka için yapılmış olan M.Ö.15.yy’dan kalma bir mezarlar grubuna dahil. 2015 sonlarından bu yana Basel Üniversitesi, eski Mısır’ın seçkinlerinin gömüldüğü bu mezarlığı, kullanın tarihini ve çevresini inceliyor. Protezin bulunduğu mezarın ise buradaki TT95 kodlu Teb mezarı olduğu belirtiliyor.