Başbakan Yardımcısı Ali Babacan adına Twitter'da sahte hesap açan ismin daha önce adını Muhteşem Yüzyıl dizisine dava açarak duyuran Konyalı turizmci Ömer Faruk Bildirici olduğu ortaya çıktı. Bildirici, bu sahte hesabı bir yetkili serviste arabası ile ilgili yaşadığı mağduriyeti siyasilere duyurmak için açtığını söyledi. Yetkili servis ise iddiaları tamamen reddetti ve karşı dava açtıklarını belirtti.
"Sesimi duyurabilmek için sahte hesap açtım"
Hurriyet.com.tr'nin ulaştığı Bildirici, Twitter'da Ali Babacan adına sahte hesap açtığını doğruladı. Bunun suç olduğunu bildiğini ancak yaşadığı sorunu duyurabilmek adına başka seçeneğinin kalmadığını ifade eden Bildirici şunları iddia etti:
"2008 yılında satın aldığım bir araçla kaza yaptım. Kasko şirketi çekici gönderdi ve araç yetkili servise çekildi. Ancak taşıt kredisi ile alındığı ve rehinli olduğu için kasko aracın 5 bin 500 lira tutan tamir parasını ödemek istemedi. Benim de param olmadığı için araç 5-6 ay serviste yattı. Ben aracımı alamaya gittiğimde ise servis bana 'Ne aracı, sen bize araç mı verdin' dedi. Ben de savcılığa aracımı vermedikleri için suç duyurusunda bulundum. Ondan sonra polis gidip baktı ve benim aracımı parçalanmış şekilde bulup yeddiemin otoparka çektirdi. Bunun üzerine ben de hemen dava açtım. Bilirkişi istedik ve bilirkişi 20 bin lira hasar tespit etti. Aracıma başka modele ait kapı koymuşlar, direksiyon takmışlar. Servisteki bir çalışan da bu olayları doğruladı."
Konya'daki savcıların dava ile ilgili takipsizlik kararı verdiğini ancak Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesi'nin bu takipsizlik kararını bozduğunu ifade eden Bildirici, "Fakat aradan 7-8 ay geçmesine rağmen orada da dava açılmadı. Ben de suç olduğunu bile bile sahte hesap açtım ve sesimi Adalet Bakanlığı'na duyurmaya çalışıyorum" diye konuştu.
Bildirici, dün bu konudaki mağduriyetini anlatan dört ayrı tweet attı, ancak sonrasında bunları sildi. Bildirici'nin parçalandığını iddia ettiği arabası ise aşağıda görülüyor.

YETKİLİ SERVİS İDDİALARI REDDETTİ, KARŞI DAVA AÇTI
Öte yandan Bildirici'nin suçladığı Konya'daki yetkili servisin sorumlusu Musa Uyaraslan, iddiaları tümüyle reddererek Bildirici'nin 'sorunlu bir kişilik' olduğunu ileri sürdü. Kendilerinin 60 yılı aşkın bir süredir Konya'da tanındığını ve iddia ve eylemleri nedeniyle Bildirici'ye maddi manevi çeşitli davalar açtıklarını ifade eden Uyaraslan, yaşananları şöyle anlattı:
"Bu araba bize 2008 yılında geldi. Ama getiren bir başkasıydı. Ruhsat da ablası üzerine. Biz kasko şirketine 'tamirini yaparsak parasını öder misiniz' diye sorduk. Kasko şirketi araba rehinli olduğu için bize deği, bankaya ödeme yapacağını söyledi. Fakat aracın sahipleri bankaya da taksitlerini ödememiş. Bizim servistekiler bunun üzerine aracı yapmıyor ve dokunmuyor. Araç 4 yıl boyunca geldiği haliyle durdu, ne gelen oldu ne giden. Bir yıl önce ise polis nezaretinde icradan satılmak üzere teslim edildi. Polis tutanaklarında her şey var. Daha sonra 2-3 bin lira gibi bir paraya üçüncü bir şahısa satılmış. Arabanın bizimle hiç bir ilgisi yok ama bize 'siz parçaladınız' deyip hakkımızda iftiralarda bulunuyor."
Bildirici'nin Konya'da çeşitli makamları defalarca rahatsız ettiğini ve şehir tarafından iyi tanındığını savunan Uyaraslan, "Tüm bu iftiralarına karşı biz de kendisine hem şirket hem de şahıs olarak 10'dan fazla dava açtık. Hatta  Konya Kızılören Belediyesi'nin bir aracına da aynı şeyi yaptığımızı söylemiş. bunun için de ayrı bir dava açtık" dedi.

AÇTIĞI DAVALARLA GÜNDEME GELMİŞTİ
Bildirici daha önce de kamuoyunun gündemine Muhteşem Yüzyıl, Pis Yedili ve Harem dizileri aleyhine açtığı davalarla gündeme gelmişti. Bildirici, Muhteşem Yüzyıl ve Harem için açtığı davalarda padişahları ve tarihimizi aşağılamak ve rencide etmek gibi iddialarla dizilerin kaldırılmasını talep etmişti. Bildirici, Harem'in yapımcısı Gani Müjde hakkında da hakaret suçundan 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmasını talep etmişti.