Serbest Telekomünikasyon İşletmeciler Derneği (TELKODER) tarafından düzenlenen online toplantıda elektronik haberleşme sektörüne yönelik 2019 yılı değerlendirme raporu yayınladı. 

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Türkiye İstatistik Kurumu, Borsa İstanbul gibi kuruluşların resmi verileri kullanılarak hazırlanan raporda, telekomünikasyon sektörünün enflasyondan arındırılmış gelirlerinin 2019 yılı sonunda 15,1 milyar TL olduğu belirtildi.

TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci, toplantıda yaptığı konuşmada, salgın sürecinde uzaktan çalışma ve eğitim yöntemlerinin yaygın olarak kullanılmasıyla birlikte fiber altyapının da öneminin bir kez daha ortaya çıktığını belirterek, "Artan veri trafiği de göz önüne alındığında fiber altyapımızı güçlendirmemiz şart. Ülkemizde bu alanda yatırım yapmak isteyen çok sayıda işletmecimiz bulunuyor. Fiber altyapının hızla ve yaygın olarak tüm ülkede tesis edilmesi için konunun bir devlet politikası olarak ele alınması gerekiyor." dedi.

Yatırım yapmak isteyen işletmecilerin önünün açılması gerektiğini dile getiren Teberci, şunları kaydetti:

"Fiber kablo döşemek isteyen işletmecilerden istenen yüksek ücretler yeniden ele alınmalı, altyapı sadece birkaç firmanın inisiyatifine bırakılmamalı ve belediyelerin bugüne kadar yapmış oldukları fiber altyapı diğer işletmecilerin de kullanımına açılmalı.

Bu adımların atılması halinde ülkemizin fiber altyapı konusunda OECD ülkeleriyle eşit bir düzeye geleceğinden hatta daha ileri bir yatırım yapacağımızdan şüphemiz yok. Önümüzdeki süreçte bu çözümlerin kamu kurum ve kuruluşları başta olmak üzere sahiplenilmesi ve özel sektör eliyle tüm ülke çapında hızla ve yaygın olarak fiber altyapı şebekesinin tesisinin sağlanmasını temenni ediyoruz."

"Yükleme hızlarındaki artış kalıcı hale getirilmeli"

Teberci, salgın sonrasında telekomünikasyon sektörünün istenen şekilde gelişmesi için; salgın sürecinde tahsilat konusunda sıkıntılar yaşayan işletmecilerin rahatlatılmasına yönelik işletmecilerin mali açıdan yükümlülüklerinin ötelenmesi veya taksitlendirilmesinin gündeme alınmasının faydalı olacağını aktararak, "Bu süreçte artan internet kullanımı sebebiyle daha hızlı upload (yükleme) ihtiyacı da ortaya çıktı. Bu noktada, üyelerimiz öncülüğünde yükleme hızları arttı, bu çalışmaların ardından ana hizmet sağlayıcı olan Türk Telekom ve cep telefonu işletmecileri de yükleme hızlarında artışlar yaptılar. Bu artışların kalıcı hale getirilmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Telekomünikasyon sektöründe uzun yıllardır talep ettikleri dijital aboneliklere yönelik çalışmaların da bu süreçte kamu otoriteleri tarafından ele alındığını ve konuyla ilgili kanun teklifinin meclis gündemine alınacağını hatırlatan Teberci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sektörümüzü düzenleyen kanunun maddelerinde dijital abonelik işlemlerini yapılabilmesinin önünü açan değişiklik teklifini sektörün gelişimi açısında olumlu karşılamakla birlikte maddelerde bazı iyileştirmeler yapılarak daha kapsayıcı hale getirilebileceğini düşünüyoruz. İçinde bulunduğumuz salgın süreci de dikkate alındığında abonelik sözleşmelerinin müşterilerin evlerinden çıkmadan, uzaktan, mesafeli olarak veya temassız bir şekilde akdedilmesine yönelik düzenlemelerin hayata geçirilmesi önem taşıyor.

Abonelik başlangıcı, numara taşıma ve abonelik feshi işlemlerinin de yapılacak düzenlemeyle dijital ortamda başlayıp dijital ortamda biteceğine yönelik bir düzenleme yapılmasını öneriyoruz. Uygulaması kolay ve amaca uygun bir yöntemle bu düzenlemenin hayata geçmesi sektörümüzde dijitalleşme adına çok önemli bir başarı olacaktır."

"Sektörün gelirlerinin artması için rekabet tam olarak sağlanmalı"

Teberci, telekomünikasyon sektöründe gelirlerin artması için rekabetin tam olarak sağlanması gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Rekabet herhangi bir sektörde veya hizmet alanında şirketlerin sundukları hizmeti hem daha kaliteli hem de daha uygun fiyata sunmalarını teşvik edecek itici bir güç. Bir alanda rekabet varsa hem şirketler hem devlet hem de vatandaş memnun olabilir.

Şirketler pay alabilecekleri bir alanda hizmet sunduğu için, tüketiciler daha çeşitli, kaliteli ve uygun fiyatlı hizmetler alabildiği için, devlet ise sektörün çok fazla müdahaleye ihtiyaç duymadan rekabetten aldığı güç ile büyümeyi sağlayarak ekonomiye katkıda bulunabildiği için memnun kalabilir. Sektörü büyütebilmek için öncelikle gerek kamu tarafı gerekse şirketler bu durumu kabul etmeli."