Amerikan savunma dergisi Defense News'in haberine göre Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Temmuz ayı başında Roketsan ile Türk Uydu Fırlatma Sistemi Projesi Ön Kavramsal Tasarım Dönemi Sözleşmesi imzaladı.
ABhaber'in yansıttığı habere göre Türkiye, hızla gelişen uydu programı için ilk uydu fırlatma merkezini inşa edeceğini duyurdu. Ancak Ankara'nın batılı müttefikleri, Türklerin kendi fırlatma rampalarını uzun menzilli füze ateşlemek için kullanma planlarından endişe ediyor ve bu rampanın orta-uzun menzil için yapılmasını umuyor.
500-700 KM FIRLATMA KAPASİTESİNE SAHİP OLACAK
Haberde Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nın Temmuz ayı başında Roketsan ile Türk Uydu Fırlatma Sistemi Projesi Ön Kavramsal Tasarım Dönemi Sözleşmesi imzaladığı belirtilirken sözleşme kapsamında Roketsan'ın kendisinin inşa edeceği ve Türk Hava Kuvvetlerinin kullanacağı bir fırlatma merkezinden, başlangıçta alçak yörünge uydularını 500-700 km fırlatma kapasitesine sahip uydu fırlatma sistemi tasarlayacağı ifade edildi.
Diplomatların ve analistlerin, Türklerin kendi uydu fırlatma sistemine sahip olma arzularının ardında başka nedenlerin olabileceğini söyledikleri haberde Ankara'daki batılı bir büyükelçinin şu sözleri hatırlatıldı:
"Türkiye'nin NATO'daki bazı müttefikleri, Ankara'nın uydu fırlatma sistemini, gelecekte üretmeyi planladığı 2.500 kilometre menzilli füzelerini ateşlemek için kullanabileceğinden endişeli."
Aynı zamanda Ankara'daki Şanghay İşbirliği Örgütünün Büyükelçiliği Savunma Ataşesi'nin şu sözlerine yer verildi:
"Türkiye'nin planladığı fırlatma sistemini, füzeleri için kullanma niyetinde olup olmadığını gözlemlemek bizim için kafa karıştırıcı. Bence Türkiye uzun menzilli füze geliştirmek istiyorsa kendi fırlatma sistemine sahip olmanın dışında başka zorluklarla karşılaşacaktır. Örneğin gerekli ekipmanların sağlanması konusunda."
BALİSTİK Mİ GÜDÜMLÜ FÜZE Mİ OLACAĞI AÇIKLANMADI
Haberde 2011 yılında Türkiye'nin 2.500 kilometre menzile sahip füze geliştirme planlarını duyurduğu, ancak bunun balistik mi güdümlü füze mi olacağının açıklamadığı belirtildi.
TÜBİTAK'ın önümüzdeki yıllarda yapacağı projeler ile 2020 yılına kadar dünya yörüngesine 16 uydu göndereceğinin belirtildiği haberde şu ifadeler yer aldı:
"TÜBİTAK SAGE bu proje için geliştirme sözleşmesi imzaladı ve önümüzdeki iki yıl içerisinde bir prototipi test etmek istediğini açıkladı. Ancak bağımsız uzmanlar bu geliştirme planının fazla hırslı gözüktüğünü düşünüyor.
Şu an Türk ordusunun uzay temelli varlıkları daha ziyade istihbarat, gözetleme ve keşif görevlerine yönelik. Ancak Türkiye bugüne kadar uydularını fırlatmak için diğer ülkelere bağımlı kaldı.
Göktürk-2 keşif uydusu aralık ayında Jiuquan'dan (Çin) fırlatıldı. Uydu, TÜBİTAK'ın uzay teknolojileri araştırma birimi olan TÜBİTAK UZAY tarafından TAI'nın iş birliği ile tasarlandı. Göktürk-2 yine TÜBİTAK UZAY tarafından geliştirilen ve 17 Ağustos 2011'de Rusya'dan fırlatılan RASAT'ın ardından gelen Türkiye'nin ikinci milli uydusu.
2013 başlarında Türkiye Savunma Sanayi İcra Komitesi, TAI ile Göktürk-3 isimli yapay açıklıklı radar geliştirilmesi için sözleşme müzakereleri yapıldığını onayladı.Türkiye, Göktürk-1'i birkaç yıl içerisinde fırlatmayı planlıyor. Şu an Telespazio ve Thales Alenia Space ile varılan anlaşma kapsamında yapım aşamasında olan Göktürk-1, EADS-Astrium tarafından geliştirilen Fransız Pleiades gözlem uydularına benzer biçimde bir metre altı çözünürlüğe, daha büyük ve güçlü bir optik görüntülemeye sahip.
Hükümetin, askeri ve sivil uydular için çizdiği yol haritasına göre Türkiye, 2020'ye kadar dünya yörüngesine 16 uydu gönderecek. Bir uzay sanayisi uzmanı önümüzdeki beş yıllık uydu sözleşmelerinin toplam değerinin iki milyar dolar düzeyinde olabileceğini belirtti.
Roketsan yetkilisi, hükümetin planlanan uydu fırlatma sistemi altyapısına yaklaşık 50 milyon dolar yatırım yapacağını ve 50 milyon doların da bu sistemin elektronik kısmı için ayrılacağını söyledi."