Ama gerçekte fiziksel alan da yeterli olmuyor. Bunun üstüne neye ihtiyaç var diye düşündük. Bir hızlandırma ve mentorluk programına ihtiyaçları var dedik. Başvuranların yüzde 99’u mühendislik tabanlı. Belki dünyanın en iyi AR-GE’sini yapmayı, cihazının teknolojisini geliştirmeyi öğreniyor ama onun nasıl iş planına dönüştürecek, finansal olarak nasıl modelleyecek, şirketini A.Ş. mi kuracak, LTD mi kuracak, nereye başvuracak, patent alabilecek mi, patent alabiliyorsa nereye başvuracak gibi iş dünyasına dair şeyler tabi ki çok uzakta kalıyor. Biz bu hızlandırılmış 3-4 aylık bir programla bu tür boşlukları doldurmaya, yatırımcıya nasıl sunum yapılıra kadar öğretiyoruz.

Girişimcilerimizin yukarıda anlattığımız dışında bir de laboratuvarda geliştireceği prototip için hammadde satın alması gerekiyor.  Mesela Çin’den deney yapması için bir şey getirtmesi gerek ve bunun için 100 bin liralık bir havuz kurduk. Adına da ‘çekirdek cüzdan’ dedik. Bu 100 bin liradan onların neye ihtiyaçları varsa temin ediyoruz.

Dolayısıyla paraları kullandılar, prototiplerini ürettiler, laboratuvarı kullandılar, mentor ve hocalardan eğitimlerini aldılar fikirlerini geliştirdiler ve yolun sonunda da Bigbang yarışması için hazırlandılar. Bu da çekirdeğin bir parçası. Her yıl Kasım ayında Bigbang diye bir etkinlik yapıyoruz. Burada sahneye çıkıyorsun, yatırımcıya nasıl sunacaksan prototipini gösteriyorsun, iş planını ve finansal olarak ne beklediğini anlatıyorsun. O sahnede yaklaşık 20 girişimci kendi hedef ve projelerini sunuyorlar. Ama burada bir de 1 milyon liralık havuz var. Geçen senelerde 400 bin liraydı ama bu sene 1 milyon lira yaptık. Bu 1 milyon liralık havuzumuzun belki 300 bin lirası bir kişinin olacak, belki 100 bin lira olarak böleriz. Yani ihtiyacına göre dağıtılacak. Bunun için ne bir hisse talep ediyoruz ne de bir para talep ediyoruz. Zaten İTÜ’yüz, Teknokent’iz. Vatan millet için biz bunu yapmayacaksak kim yapacak. Misyonumuz gereği bunu bir görev olarak kabul edip yapıyoruz.