Teknoloji Gündem

Gurbetteki Türk işadamının sensör mucizesi

BU SENSÖRLER 3 BOYUTLU ÇALIŞIYOR

 

-Amerika’da insansız hava aracı üreten bir şirketten o teknoloji alınıp Türkiye’de kullanılabilir mi?

İsmail Onat: Ne istediğinize bağlı, preditör istemiyorsanız kullanılabilir. Ne taşınacak, nasıl taşınacak, buna bağlı.  İnsansız hava aracı teknolojisi alınır, bir yıl içinde 10 yıldır uğraştıkları insansız hava aracı yapılabilir. Buradan bir basarsınız düğmeye Diyarbakır’a kadar gider. Ama arada durup yurt içi kargo yaparsın veya bir yerden bir yere kan ihtiyacı vardır onu taşırsınız. Ticaret deyince bunlarda giriyor işin içine. Ya da tarım işlerinde, su ve gübre için kullanabilirsiniz.

İlker Tunca Meriç: Amerika’da artık bu, savunma sanayiden geçilmiş ticarete açılmış durumda.  Türkiye’dekiler daha kızıl ötesine geçememişken bu sensörler üç boyutlu çalışıyor. Bir de unutulmaması gereken bir şey var; insansız hava aracı yapılınca, uçurması yüzde 20, esas yer hizmetleri önemli. Nereye koyacak, nereden kalkacak, kim kullanacak? Hizmetler de var bizde.

 

-Türkiye’de insansız hava aracı geliştiren firmalarla hiçbir diyaloğunuz oldu mu? Bu firmalardan size bir talep geldi mi?

İsmail Onat: Firmaların bir talebi olmadı çünkü bizim de ‘Görüşelim” diye bir diyaloğumuz olmadı. Ayrıca henüz bizi de tanımıyorlar. Biz de kendimizi tanıtamıyoruz çünkü birçok anlaşmamız ‘gizlilik’ maddesi altında.  Kimlerle, niçin, nasıl çalıştığımızı söyleyemiyoruz. Ortada bir kopukluk var. Onun için  şirketlerle oturup, girişimcilik risk alma gibi pozisyonları konuşmalı. Kim, ne yapacak? Sonra da projeler başlar.  Mesela Kale Grubu şu anda hangi aşamada bilmiyorum? 

Başa Dön